DANIŞMA MECLİSİ S. Sayısı : 306
Hüseyin Üye Hakkındaki Ölüm Cezasının Yerine Getirilmesine
Dair Kanun Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu. (3/389)
T. C.
Başbakanlık 15 Haziran 1982
Personel Genel Müdürlüğü
Sayı i. 19 -301 -08500
Konu : Hüseyin ÜYE
DANIŞMA MECLlSi BAŞKANLIĞINA
Kan gütme saikiyle adam öldürmek suçundan Nazilli Ağır Ceza Mahkemesince verilen ölüm cezası, Yargıtay 1 inci Ceza Dairesinin 14.4.1982 gün ve 935-1493 saydı ilamıyla onaylandığından Hasan oğlu 1953 do ğumlu Nazilli ilçesi Derebaşı Köyü nüfusunda kayıtlı Hüseyin Üye hakkında düzenlenen dava dosyası ve Adalet Bakanlığının 11.6.1982 gün ve 1.134.6.1982/35427 saydı yazısının bir örneği ekte gönderilmiştir.
Gereğini emirlerine arz ederim.
Zeyyad BAYKARA
Başbakan V.
Adalet Komisyonu Raporu
T. C.
Danışma Meclisi 18 Ocak 1983
Adalet Komisyonu Esas No: 3/389
Karar No: 42
DANIŞMA MECLlSi BAŞKANLIĞINA
Taammüden kan gütme saiki ile beş kişiyi öldürmek suçundan sanık Nazilli ilçesi, Derebaşı köyü, Yavansu mahallesi hane 7, cilt 029/01 ve sahife 24'de nüfusa kayıtlı, Hasan oğlu, Hatice'den olma 20.2.1953 doğumlu aynı köyde oturur tutuklu Hüseyin Üye'nin Türk Ceza Kanununun 450/4, 5, 10 uncu maddesine göre ölüm cezasıyla mahkûmiyetine dair Nazilli Ağır Ceza Mahkemesinin Esas 1980/257, Karar 1982/3 sayılı, 20,1.1982 tarihli hükmü Yargıtay Birinci Ceza Dairesinin Esas .1982/935, Karar 1982/1493 sayılı ve 14.4.1982 tarihli ilamıyla onanmak suretiyle kesinleşmiş bulunduğundan, bu işe ait dosya Başbakanlığın 15.6.1982 günlü 30İ-08500 sayılı 'tezkeresine ekli olarak Danışma Meclisi Başkanlığına sunulmuş, Danışma Meclisi Başkanlığınca da Komisyonumuza havale -edilmiş olmakla, dosyanın Adalet Bakanlığı temsilcisinin de katıldığı toplantıda yapılan tetkik ve müzakeresi sonunda :
Sanık Hüseyin Üye'nin dedesi Hasan'ın olaydan yirmi sene kadar önce maktule Fatma Ay tarafından başına taş vurularak öldürüldüğünü işiterek maktule ve ailesine karşı kin beslemesi, suç tarihinden bir hafta öncede sanık tarlasına giderken maktule Fatma Ay tarafından «senin dedeni öldürdüm sizinde hepinizi teker teker öldüreceğim» demesi,
Olaya yakın günlerde maktulenin kocası Mustafa Ay ile oğlu Yaşar Ay'ın Alaaddin Dürge adlı bir çocuğu öldürmelerinden dolayı tutuklanarak cezaevine alınmaları üzerine evlerinde yalnız kalan maktule ile çocuklarını öldürmeyi tasarladığı,
bu amaçla gizlice Beydağı nahiyesinden naylon bidon ile gazyağı alarak, gazı ma'ktulenin evi civarına sakladığı,
olay günü akşam yemeği için aynı köydeki eniştesi Mehmet Beşli'nin evine gittiği, yemekten sonra saat 24.03 sırlarında maktulenin evi civarına gelip gizlendiği,
önceden sakladığı gaz bidonunu alarak önce maktullerin yatmakta oldukları toprak damlı evin dış kapısını içten açılmayacak şekilde dış taraftan sağlam bir şekilde bağladığı,
pencerenin, önüne içeriden açılmaması için taş koyarak, gaz bidonu ile dama çıktığı, bacadan duman çıkmakta olduğunu, bu bacanın maktullerin yatıp uyudukları odanın bacası olması nedeni ile gaz bidonundaki gazı bacadan içeriye döktüğü bidonu da aynı bacadan aşağı attığı, gazın aniden parlaması sonucu ahşap olan evin birden bire tutuştuğu,
sanığın olay yerinden ayrılarak eniştesinin evine giderek yattığı maktullerin evinin tamamen yanıp hemen çöktüğü evin kapı ve pencerelerinin dıştan kapalı olması nedeniyle savunma olanaklarından yoksun herşeyden habersiz 1935 doğumlu Fatma Ay, 1963 doğumlu Melek Ay, 1972 doğumlu Hüseyin Ay, 1975 doğumlu Mustafa Ay ve 1968 doğumlu Muammer Ay'ın, tanınmayacak şekilde yanarak öldükleri,
netice itibariyle sanığın tasarlayarak ve kan gütme saîkiyle maktulleri evine gaz dökerek yakmak suretiyle beş kişiyi acımasız bir şekilde öldürdüğü, sanığın zabıtada, Cumhuriyet savcılığında ve sulh hâkimliğin deki ikrarları olay yeri ve ölülerin, muayene tutanakları, sair delilleri muhtevi dosya münderecatıyla tespit edilmiş olduğu, sanık lehine kanunî ve takdirî cezayı indirici bir sebep bulunmadığı yargılama sonunda kabul edilerek Nazilli Ağır Ceza Mahkemesince 20.1.1982 tarihinde oybirliğiyle Türk Ceza Kanununun 450/4, 5, 10 uncu maddesine göre idam cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği,
Yargıtay Birinci Ceza Dairesince üyelerden birinin sanığın suçu ikrar etmiş olması dolayısıyla Türk Ceza Kanununun 59 uncu maddesinin sanık lehine uygulanması görüşüne karşı başkan ile diğer üyelerin oylarıyla sanığın taammüden kan gütme saikiyle beş kişiyi öldürmesinden dolayı Nazilli Ağır Ceza Mahkemesinden Türk Ceza Kanununun 450/4,,5, 10 uncu maddesine göre verilmiş olan idam cezasına ait Esas- 1980/257, Karar 1982/3 sayılı 20.1.1982 tarihli hükmün onandığı ve bu suretle idam cezasına ait hükmün kesinleştiği anlaşılmıştır.
Yukarıdaki açıklamalar karşısında hükümlü Hüseyin Üye hakkındaki ölüm cezasının yerine getirilmemesinde kamu adına herhangi bir yarar görülmediğinden Komisyonumuzca, Anayasanın 87, Danışma Meclisi İç tüzüğünün 86 ncı maddeleri gereğince hazırlanan Hüseyin Üye hakkındaki ölüm cezasının yerine getirilmesine dair ekli kanun tasarısının Danışma Meclisine sunulmasına oy çokluğuyla karar verildi. Genel Kurulun tasvibine arz edilmek üzere raporumuz saygıyla sunulur.
Rıfat BAYAZIT M. Fevzi UYGUNER Serda KURTOĞLU
Başkan ve bu raporda sözcü Başkan Vekili Kâtip
ADALET KOMİSYONUNUN KABUL ETTİĞİ METİN
Hüseyin Üye Hakkındaki ölüm Cezasının Yerine Getirilmesine Dair Kanun Tasarısı
MADDE 1. — Yargıtay Birinci Ceza Dairesinin 14.4.1982 gün ve Esas 1982/935, Karar 1982/1493 sayılı ilamı ,ile kesinleşen Nazilli Ağır Ceza Mahkemesinin 20.1.1982 gün ve Esas 1980/257, Karar 1982/3 sayılı hükmü ile Türk Ceza Kanununun 450/4, 5, 10 uncu maddesi uyarınca ölüm cezasına mahkûm edilmiş bulunan Nazilli ilçesi, Derebaşı köyü, Yavansu mahallesi, hane 7, cilt 029/01, sahife 24'de nüfusa kayıtlı Hasan oğlu, Hatice'den olma 20.2.1953 doğumlu Hüseyin Üye hakkındaki ölüm cezası yerine getirilir.
MADDE 2. — Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3. — Bu Kanunu Adalet Bakanı yürütür.
Bu sayfa hakkında yorum ekle:
|
